Doğan, meclis kürsüsünden yaptığı konuşmada 'OHAL’in ilan ediliş nedenleriyle ilişkisi olmayan bu düzenlemelerle, eğitim, sağlık, milli savunma ve iç güvenlik, ekonomi ve sosyal güvenlik alanlarında devlet-toplum sosyolojisi yeniden düzenleniyor. Aslında toplum istenmeyen bir ruhsal şekillenmeye zorlanıyor. Bu çok tehlikeli bir durumdur.' dedi.
Darbelerle mücadele ettiğini söyleyen bir partinin ülkeyi 80'lerden daha kötü bir duruma sürüklediğini belirten Müslüm Doğan, 'OHAL demek mutsuzluk demek, OHAL demek hukuksuzluk demek, OHAL demek ölüm demektir. OHAL demek totaliter rejim demektir.
Her türlü hukuksuzluğa, keyfiliğe, yozlaşmaya, gericiliğe, yolsuzluğa, suç yığınına karşın inatla OHAL değil demokrasi istiyoruz.' diyerek konuşmasını tamamladı.
Sayın Başkan Değerli Milletvekilleri
Olağanüstü halin ilan edildiği 20 Temmuz 2016 tarihinden bu yana meclis iradesi yok sayılarak toplamda 1194 maddeden oluşan 30 OHAL KHK’sı yayınlandı.
Toplamda 1000 maddenin üzerinde yeni düzenleme genel kurulda konuşulmadan, tartışılmadan oldu bitti anlayışıyla Türkiye halklarına zorla dayatılmaktadır.
OHAL’in ilan ediliş nedenleriyle ilişkisi olmayan bu düzenlemelerle, eğitim, sağlık, milli savunma ve iç güvenlik, ekonomi ve sosyal güvenlik alanlarında devlet-toplum sosyolojisi yeniden düzenleniyor. Aslında toplum istenmeyen bir ruhsal şekillenmeye zorlanıyor. Bu çok tehlikeli bir durumdur.
Değerli Milletvekilleri
Türkiye OHAL’LE birlikte evrensel hukuk, demokrasi ve insan haklarından giderek uzaklaşmaktadır. 2018 Dünyada Özgürlükler Raporu'nda, Türkiye "özgür olmayan ülkeler" arasına alındı. Türkiye ayrıca son 10 yılda özgürlüklerin en çok gerilediği ülke oldu. Siyasi iktidar darbelerle mücadele ettiğini söylüyor ya, ülkeyi getirdiği nokta 80 darbesinin bile gerisindedir.
İktidar vekilleri sokaktaki vatandaşın etkilenmediğini söylüyor.
Ben de bu kısa süre içinde ülkenin OHAL panoramasını sizlerle paylaşamaya çalışayım.
Bakalım sokaktaki vatandaş bu durumdan etkileniyor mu?
17 ayı da aşan ve beş defa uzatılan OHAL süresince 115 bin 516 kamu çalışanının ömür boyu kamu görevinden ihraç edilmesi sokaktaki vatandaşı etkilemiyor mu?
386’sı bu suça ortak olmayacağız, savaş istemiyoruz diyen akademisyenler olmak üzere 5822 akademisyenin üniversitelerden ihraç edilmesi sokaktaki vatandaşı etkilemiyor mu?
Grev hakkı elinden alınan işçi OHAL’den etkilenmiyor mu?
Sivas katliamı, Maraş anmaları, basın açıklamaları ve gösteri yürüyüşleri, valiliğin bir kararıyla engelleniyor ama sokaktaki vatandaş bu durumdan etkilenmiyor olabilir mi?
Tüm bunlar olurken hukuk ayaklar altına alınıyor.
OHAL KHK’larıyla alınan tedbirlere karşı yargı yolu kapatılıyor.
Türkiye halklarının OHAL’den etkilenmediğini söylemek mümkün müdür?
Bugüne kadar çıkarılan KHK’larla 49 özel sağlık kuruluşu, özel öğrenci yurtları dâhil 2271 özel öğretim kurum ve kuruluşları, 146 vakıf ve 1427 dernek, 15 vakıf yükseköğretim kurulu ve 19 sendika kapatıldı.
Burada çalışan insanlar, emekçiler, öğrenciler bu durumdan etkilenmiyorlar mı?
24 Aralık 2917 tarihi itibarıyla kapatılma kararları kaldırılan 26 medya ve basın kuruluşu haricinde 71’i özel radyo ve televizyon, 77’si ise gazete, dergi, yayınevi kapatıldı.
Gazete, televizyon, radyoda çalışan emekçiler bu durumdan etkilenmiyorlar mı?
TMSF’nin Üç Aylık Raporuna göre toplam 1022 şirket ve ticari işletmeye kayyım atandı.
Bu işletmelerde çalışan personel sayısı 49 bin 928 kişi.
Bu insanlar OHAL’den etkilenmiyorlar mı?
İşinden atıldığı için 37 insan intihar etti. Meclis önünde bir vatandaşımız kendini yaktı.
Tüm bunların sorumlusu iktidar partisi ve yarattığı OHAL koşulları değil midir?
Değerli Milletvekilleri
94 Belediye gasp edilmiş,71 belediye başkanı hapsedilmiş, İstanbul Ankara gibi illerle beraber gasp edilen halk iradesi oranı % 40’ı aşarak 31 milyon 59 bin kişiye ulaşmıştır.
Gözaltı ve tutuklama uygulaması partimiz yöneticilerine ve üyelerine karşı tasfiye niteliğinde dönüşmüş, 24 Temmuz 2015 tarihinden bu yana Partimize, Partimiz tabanına ve bileşenlerine yönelik gerçekleşen operasyonları neticesinde yaklaşık 11 bin kişi gözaltına alınmış, aralarında Eş Genel Başkanlarımız, Milletvekillerimiz, il-ilçe eş başkanlarımız, yöneticilerimiz ve parti üyelerimizin bulunduğu yaklaşık 4 bin 500 kişi tutuklanmıştır.
OHAL’in ne olduğunu siz hissetmiyor olabilirsiniz ama sokaktaki vatandaş, çok iyi hissediyor.
OHAL demek mutsuzluk demek, OHAL demek hukuksuzluk demek, OHAL demek ölüm demektir. OHAL demek totaliter rejim demektir.
Her türlü hukuksuzluğa, keyfiliğe, yozlaşmaya, gericiliğe, yolsuzluğa, suç yığınına karşın inatla OHAL değil demokrasi istiyoruz.
Sizleri saygıyla selamlıyorum
