Aralarında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da bulunduğu gözaltılara tepki gösteren öğrencilerin eylemleri sürüyor. Konya’da bir araya gelen öğrenciler, "Mücadelemiz özgür, eşit, demokratik bir memleket yaratana kadar devam edecektir. İrade gaspı girişimine karşı Selçuk ve Konya Teknik ayakta, ayakta kalmaya devam edecek” açıklamasını yaptı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü üç soruşturma kapsamında aralarında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da bulunduğu 106 kişi için gözaltı kararı verilmesinin üçüncü gününde de tepkiler ve protesto eylemleri devam ediyor.

Konya’da Selçuk Üniversitesi ile Konya Teknik Üniversitesi öğrencileri ve mezunları bir araya gelerek İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesiyle başlayan süreci protesto etti. Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi önünde bir araya gelen üniversite öğrencileri, Gökkuşağı AVM önüne yürüdü. Öğrenciler “Yaşasın öğrenci dayanışması”, "Adalet için Selçuk ayakta" sloganları attı.

"Hukuki güvenlik hissinden yoksunuz"

Yürüyüşün ardından öğrencilerin yaptığı açıklamada şöyle denildi:

"Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının hukuka aykırı şekilde iptal edilmesiyle başlayan hukuksuzluk sürecine karşı toplanmış bulunmaktayız. Bilindiği üzere İmamoğlu’nun diplomasının iptal edildiği açıklandıktan kısa süre sonra 106 kişinin gözaltına alındığını öğrendik. Bir hukuksuzluk girdabına evrilen sürecin devamında haklarımızı müdafaa etmek için kampüsümüzde buluştuk. Halkın iradesiyle seçilmiş bir belediye başkanının, kazanılmış hakları yok sayılarak üniversite diplomasının iptal edilmesi ve devamında sabahın ilk saatlerinde gözaltına alınması, Anayasamızda güvence altına alınan hukuk devleti ilkesinin açıkça ihlalidir. Bu süreci önemli kılan ne Ekrem İmamoğlu, ne de İmamoğlu’nun mensubu bulunduğu siyasi partidir. Bugün tüm 85 milyonun, tüm yurttaşların anayasal güvenceye alınmış haklarının da tehlikede olduğu, karar vericilerin siyasi istikballerini güvenceye alabilmek için her türlü hukuksuzluğa başvurabileceği tekrar ortaya çıkmıştır. Bu atmosferde üniversite gençliğinin alacağı tavır, göstereceği sorumluluk çok büyüktür.

Bugün bizler, bu sorumluluğun bilinciyle yaşanan süreci başından sonuna protesto ediyoruz. Çünkü hukukun temel ilkelerinin paçavra gibi çiğnendiği günümüz Türkiye’sinde yürütülecek hiçbir soruşturmaya, alınan hiçbir karara güvenmiyoruz. Çünkü kurulduğu günden bu yana halkımızın büyük mücadelelerle kazandığı demokratik haklarımızdan bugün yoksunuz, fikir ve vicdan hürriyetimizi güvenceli bir ortamda kullanma hakkından yoksunuz; ucuz, nitelikli, bilimsel eğitim alma ve bilim üretme hakkımızdan açıkça yoksunuz. Bir işsizlik sertifikası haline gelen diplomalarımızın yarın hukuka ve insan vicdanına aykırı bir biçimde iptal edilebileceği tehlikesiyle yüzleşirken hukuki güvenlik hissinden yoksunuz.

"Zorbalıkların cezasız kalmasını, hukukun sadece güçsüzlere işlediği bu atmosferi teşhir ediyoruz"

Demokratik sistemin en temel unsurlarından biri, seçme ve seçilme hakkının korunmasıdır. İstanbul halkının oylarıyla göreve gelmiş bir belediye başkanının hukuki temellerden yoksun kararlarla hedef alınması, sadece İstanbullunun değil, tüm seçmenlerin seçme seçilme hakkına bir saldırıdır. Bu saldırı, yalnızca bugün bizlere değil geleceğimize, bizden sonra sıraları dolduracak, meslektaşımız olacak nesillerin de umutlarına; özgür, eşit, demokratik bir ülkede yaşama haklarına kast etmektedir. Bu saldırıyı bugün Selçuk Üniversitesi kampüsünden, bağımsız öğrenciler olarak basına ve kamuoyuna teşhir ediyoruz.

Demokratik kitle hareketleri, hakkını arayan yurttaşların çığlıkları istendiği zaman bir çırpıda bastırılırken, en basit demokratik talepler ve mücadeleler yıldırım hızıyla demir balyozu yerken, milyonlarca yurttaşın oylarıyla seçtiği kişiler bir gecede derdest edilebilirken; kadın cinayetlerinin, tacizin; iş cinayetlerinin, zorbalıkların cezasız kalmasını, hukukun sadece güçsüzlere işlediği bu atmosferi teşhir ediyoruz.

"Antalya’dan Konya’ya ülkemizin her köşesinden bu girişime karşı sesler yükselmeye devam edecek"

19 Mart’ta başlayan ve tüm yurdu saran protestolar göstermiştir ki gençlik bu irade gaspı girişimine karşı sessiz kalmayacaktır. Gençlik geleceğine, demokratik haklarına, temel insan haklarına sahip çıkacaktır. İstanbul’dan Ankara’ya; Antalya’dan Konya’ya ülkemizin her köşesinden bu girişime karşı sesler yükselmeye devam edecektir. Biz burada başta ODTÜ ve İstanbul Üniversitesi öğrencileri olmak üzere, tüm üniversite gençliğine uygulanan şiddeti de protesto ediyoruz. Plastik mermi ve biber gazı işkencesine maruz kalan sıra arkadaşlarımıza kampüsümüzden dayanışmamızı gösteriyoruz. Biliyoruz ki her türlü zorbalığa rağmen öğrenci gençliği mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir. Mücadelemiz özgür, eşit, demokratik bir memleket yaratana kadar devam edecektir. İrade gaspı girişimine karşı Selçuk, Konya Teknik ayakta, ayakta kalmaya devam edecek. Basına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur."