CHP’nin Cumhurbaşkanı aday adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 23 Mart Pazar günü yapılacak ön seçim çalışmaları kapsamında Ankara'da partililerle buluştu. İmamoğlu, "Seçimi kazanmak için her yolu mübah kabul edep, her türlü kötülüğü yapmak isteyenlere, bu millet haddini bildirecek. Neyi ne kadar göze alıyorsanız alın. İktidara sesleniyorum. Ben buradayım. Biz korkmuyoruz. Ama korkakların kim olduğunu biliyoruz. Buradan söylüyorum. Üzerimde beyaz gömleğim var. Kirletemezsiniz, bileklerim burada, sağlamdır, bükemezsiniz. Bu bilekler, sizin bileklerinizi, millet ile beraber dört defa büktü, beşinciyi bükecek. Sizi evinize yollayacak" dedi.

CHP’nin ön seçimle belirlenecek cumhurbaşkanı aday adayı Ekrem İmamoğlu, İzmir’den başlattığı seçim çalışmaları kapsamında partililerle bir araya geldi. İmamoğlu, yaptığı konuşmada, şunları söyledi:

"Kimileri ülkede istikrarı bozacak kadar kafayı bozmuş"

"CHP kayıtsız, şartsız millete inanmanın, millete güvenmenin partisidir. Yapacağımız ön seçim işte bu ruhun bu anlayışın ifadesidir. Nasıl ki ülkenin ve devletin tek sahibi milletse; partilerin tek sahibi de üyeleridir. Kamudan ihale alan tüm iş insanlarına sesleniyorum. Çok büyük bir yol açılıyor. Emsal olacak işler açılıyor. Bu hukuksuzluk son bulmazsa, bundan sonra Türkiye’de ne bir kamu yetkilisi ne de kim olursa olsun, hiçbir iş insanı başına ne geleceğini bilmeyeceği günlere gebeyiz. Bu gün olmaz, yarın olur. Bu gayrimeşru uygulamalara maruz kalmak istemeyen, bu kötü akla müdahale eder. Ekrem İmamoğlu’nun itibarını zedelemek isteyenler, bana kumpas kurmak isteyenler bilsin ki dönüşü olmayan bir yola giriyorlar. Bu tarihi uyarıyı da Türkiye’nin kalbi Ankara’dan onlara yapıyorum. Beni duysunlar. Bu hazırlıkların, bu davaların, bu soruşturmaların hepsi temelsiz, kanıtsız, zorlama iddialar. Görüyoruz ki tüm uyduruk iddiaların bir araya getirecekleri tek şey aslında Ekrem İmamoğlu’nun etrafında toplanmış çıkar amaçlı bir ‘örgüt’ icat etme çabası. Bunu hepsi tek tek denetlenmiş, göz önündeki kimi ihaleleri bahane ederek yapacaklar. Yol arkadaşlarıma, tanıdıklarıma, tanımadıklarıma kurdukları bu kirli hesap düzeniyle onları suçlu ilan etmeye çalışacaklar. Bunları görüyorum. Bunları ben söylemiyorum. Kendilerine maşa olarak tuttukları gazetelerden okuyabilirsiniz. Gazeteciler, bunları yazıyorlar, çiziyorlar. Bu ülkeyi karıştırmaya hazırlanıyorlar. Tek dertleri, önce 23 Mart’ta ön seçim olmadan İmamoğlu’nun işini bitirelim. Rüyaları, içi tümden bomboş iddialarla kumpas yapmak. ‘Turbun büyüğü’ diyerek heybeden eskiden yaptıkları gibi sözüm ona örgüt çıkarmak. Kimileri ülkede istikrarı bozacak kadar kafayı bozmuş.

"Bu topraklarda ne sökmez biliyor musunuz? Namertlik sökmez"

İmamoğlu’nu hatta ve hatta hapse atmaktan bile bahsediyorlar. Köşe yazılarında bunlar var. Sözüm ona Ekrem İmamoğlu, oyun dışı kalacakmış. Burası muz cumhuriyeti değil. Bu topraklarda ne sökmez biliyor musunuz? Namertlik sökmez. Namerde yer yok bu topraklarda. Siyaseten yenemiyorlar. Başımı öne eğdiremiyorlar. Korkutamıyorlar. Beni bir şekilde alt etmeye çalışıyorlar. Benim çok değerli polis arkadaşlarım, kardeşlerim. Bu ülkenin emniyetinden sorumlu polis kardeşlerimin marifetiyle sözüm ona bizim başımızı, önümüze eğdirmeye çalışacaklar. Bir de bunu ön seçimden önce yapma gayreti içinde olduklarını dile getiriyorlar. Dertleri vatan değil. Millet hiç değil. Dertleri kendi koltukları. Kendi siyasi bekaları. Ortaya bir diploma meselesi attılar gidiyorlar. Ben olan diplomamla ilgili bütün savunmamı verdim. Vatandaşın olmayan diploma ile ilgili tek bir sözü yok. Benim burada esasen verdiğim mücadele ne biliyor musunuz? Aslında bugün 35 yıl önce yapılan bir geçiş ve 31 yıl önce alınmış diplomayı iptal etme aklı ne biliyor musunuz? Bunların aklı yarın sizin tarlanıza çöker. Yarın sizin tapunuzu elinizden alır. Yarın sizin de diplomanızı elinizden alır. Malınıza çöker. Bu akıl öyle bir akıl.

"Erdoğan’a karşı kimse seçim kazanamaz zannediyorlar"

Tek hedefleri, tek dertleri var. Muhalefetin elini kolunu bağlayarak koltuklarını korumanın peşindeler. Ekrem İmamoğlu, onların başını ağrıtıyor. Açık ve net söyleyeyim. Erdoğan’a karşı kimse seçim kazanamaz zannediyorlar. Millet buna inansın zannediyorlar. Dünya üzerinde yalnızca göstermelik olan seçimlerin yapıldığı yerlerde böyle rejimler var. Zalimlikleri tavan yapmış bir ortamda,, ömür boyu o koltuktan kalkmak istemeyen rejimler var. Ama o rejimlerde sonradan ne oluyor biliyor musunuz? Eninde sonunda devirleri bitiyor. Geride büyük bir enkaz ve devasa sorunlar bırakıyorlar. Ülkelerini yıkılmanın eşiğine getiriyorlar. Vatandaşlarına çok büyük acılar bırakıyorlar. Geride tarifi imkansız, telafisi imkansız acılar kalıyor. Türkiye Cumhuriyeti, böyle bir tehlike ile karşı karşıyadır. Ama bunu ben biliyorum. CHP’liler hangi şartta olursa olsun, boyun eğmez. Bildiği, doğruyu söyler. İşte ben de sizin yol arkadaşınız olarak, yaşadığım müddetçe, nerede olursam olayım, hangi makamda olursam olayım, nerede sizin mücadelenize dönük bir mücadelenin içerisinde olayım, sözümü esirgemeyeceğim. Geri durmayacağım. Milletimin çıkarının yanında olmaya devam edeceğim. Hepinize söz veriyorum.

"Güler yüzümüze, temiz kalplerimize yenilecekler"

Bunları sizinle paylaşıyorum çünkü bunları bilmelisiniz. 23 Mart’ın önemini daha iyi kavramalısınız. Artık bu benim şahsi meselem olmaktan çıkmıştır. Muhalefete aday göstermeyecek kadar ve muhalefetin adayını dizayn etme çabasını gösterecek kadar bunların gözünü kin ve koltuk sevdası bürümüştür. Siyasi hesapları, arşa çıkmış bu iktidar uğruna milletimizi ne hallere düşürüyorlar. Herkes aklını başına alsın. İktidara sesleniyorum. Yargıdan elini çek. Milletimiz kararlı. Milletimiz birleşecek, bütünleşecek. Seçimi kazanmak için her yolu mübah kabul edep, her türlü kötülüğü yapmak isteyenlere, bu millet haddini bildirecek. Neyi ne kadar göze alıyorsanız alın. İktidara sesleniyorum: Ben buradayım. Biz korkmuyoruz. Ama korkakların kim olduğunu biliyoruz. Buradan söylüyorum. Üzerimde beyaz gömleğim var, kirletemezsiniz. Bileklerim burada, sağlamdır, bükemezsiniz. Bu bilekler, sizin bileklerinizi, millet ile beraber dört defa büktü, bişinciyi bükecek. Sizi evinize yollayacak. Yol ne kadar zorlu da engebeli de olsa, gelecek güzel günlere yürekten inanıyorum. Güler yüzümüze, temiz kalplerimize yenilecekler. Tek bir fire bile vermeyin. 23 Mart'ta hep birlikte sandık başına."