4 yılda istifa etti
Emrullah Ali Yıldız, 17 yaşında İstanbul Yeşilköy'de açılan Tayyare Makinist Mektebi’ne başladı ve buradan birincilikle mezun oldu. 1928-1931 yılları arasında mecburi hizmetini teyyare makinisti olarak tamamladı. Görevi bitince de istifa edip Bursa'ya döndü. Ancak aklı her zaman uçaklarda ve gökyüzündeydi.
Dünya rekoru kırdı
Emrullah Ali Yıldız, 1935'te yerden kendi kuvvetiyle havalanan bir planör yaptı. Bir yıl sonra da tek kişilik planörle 18 saat 35 dakika havada kalarak Türkiye rekoru kırdı. Ama asıl rekor 1938 yılında geldi. Alman asıllı Ernest Jochmann, arkadaşı Flessdorf'la iki kişilik planörle 13 saat 59 dakika havada kalarak dünya rekoru kırmıştı. 1938 yılında ise öğrencisi Sezai Göksu'yu planörün arkasına oturtan Emrullah Ali Yıldız, tam 14 saat 20 dakika havada kalmayı başardı ve adını dünya havacılık tarihine yazdırdı.
Otomatik paraşütü buldu
Yıldız, 1943 yılında ise otomatik paraşüt açma sistemini buldu. Ne yazık ki dünya havacılık tarihinin en büyük yeniliklerinden biri olan bu buluş kimsenin ilgisini çekmedi. NASA hariç… Emrullah Ali Yıldız için ‘Gökteki Venüs' isimli bir kitap yazan Bahattin Adıgüzel, bu kitabında söz konusu buluşun nasıl Amerikalıların icadıymış gibi lanse edildiğini açık açık anlatmış.
‘Gökteki Venüs’ yeniden…
Emrullah Ali Yıldız, Türkiye'nin parlamadan sönen yıldızıdır. GAZETE KRİTİK Ailesi olarak Bahattin Adıgüzel'in kaleme aldığı, Türk Hava Kurumu'nun 2004'te bastığı ‘Gökteki Venüs' adlı kitabın yeniden basılmasını istiyoruz. Böylece bu çok özel insan hakkında en doğru bilgilere sahip olup, gelecek nesillere taşıyabilelim…
Dikey kalkan helikopter…
Emrullah Ali Yıldız o dönemlerde Türkiye için pek çok atılımda bulunmuş ama ne yazık ki çabasına hiçbir karşılık alamamış. Bakın Yıldız bir demecinde kırgınlığını nasıl dile getirmiş: “Helikopter patentini 1956 yılında aldım. Ancak ona da ilgi duyan olmadı. Dikey kalkış yapan Harrier'e benzer bir patent çalışmam daha olmuştu. İlgisizlik nedeniyle bunu da değerlendiremedim. Sonraki yıllarda Harrier uçağını görünce içim sızladı.”
İcadını satmak zorunda kaldı
Uçakların pervane yapımıyla ilgili icadın sahibi de Emrullah Ali Yıldız… 1952 yılında bu icadının patentini alan Yıldız, buluşunu kabul ettiremedi ve yine Amerika'ya 1000 dolara satmak zorunda kaldı. Yaşananlardan bezen Yıldız havacılığı bıraktı. İstanbul'a gelip kardeşiyle birlikte Galatasaray'da bir fotoğraf stüdyosu açtı.
Yüzyılın icadı: Gör-çek
Henüz selfie bir yana polaroid makinelerin bile esamesi okunmazken, Emrullah Ali Yıldız bir başka icada imza attı. Fotoğraf çektirmek isteyen müşterilerinin bir kabine girmesini ve karşısındaki aynaya bakarak istediği pozu kendisinin vermesini ister. Müşteri istediği pozu yakaladığı zaman kordonun ucundaki düğmeye basması yeterli olacaktır. Böylece müşteri kendi fotoğrafını çekecektir. Yıldız bu icadına ‘gör-çek' adını vermiştir. Ve bu sistem yıllar sonra polaroid firması tarafından kullanılır ve bütün dünyada yaygınlaşır. Günümüze ise selfie adını almıştır.
