CHP'li milletvekilleri, TBMM Genel Kurulu'nda İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasını, kürsüyü işgal ederek sloganlarla protesto etti. CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, "Zulmünüzde boğulacaksınız, bu halk sizi affetmeyecek. Çünkü artık faşist bir rejime geçtiniz. O koltukta oturmak için demokrasinin tüm kurallarını bir kenara ittiniz. Ekrem İmamoğlu, sizin için, tek adam için kabus olabilir ama 86 milyon için umuttur. Siz, umutları yargı kararlarıyla söndüremezsiniz. Seçilmiş, atanmış hakimlerle, atanmış rektörlerle bu ülkenin Cumhurbaşkanı adayının önünü kesemezsiniz" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmayla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasına tepki gösterdi. CHP'li milletvekilleri de Başarır'ın konuşması sırasında kürsüye gelerek, Başarır'la beraber kararı protesto etti. Başarır'ın konuşmasının bitmesinin ardından da kürsü işgaline devam eden CHP'liler, "Kurtuluş yok tek başına. Ya hep beraber ya hiç birimiz" ve "Hak, hukuk, adalet" sloganları attı. Protestoya, DEM Partili milletvekilleri de alkışlarla destek verdi.
CHP'lilerin kürsü işgalini sona erdirmemesi üzerine Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, oturuma 20 dakika ara verdi.
Ali Mahir Başarır'ın açıklamaları şöyle:
"Üzülerek söylüyorum ki bu sabah şafak vaktinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’mızın evine 20 araçlık bir polis konvoyuyla baskın yapıldı. Avukatlar, milletvekilleri eve giremedi. O dakikadan sonra şehrin Avrupa yakasındaki metrolar iptal edildi. O dakikadan sonra internet zayıflatıldı. Üzülerek söylüyorum, bu uygulamalar darbe döneminde yapıldı. Bugün yapılan bu saldırı, operasyon, 12 Eylül’ün ardından 19 Mart günü de tarihe kara bir leke olarak geçecektir. 19 Mart darbesi olarak anılacaktır. Maalesef iktidar otokratik bir rejime geçme çabasındadır. Türkiye’nin birinci partisi atanmış, seçilmiş bazı yargıçlarla darbeye uğramıştır. Burada CHP bitirilmeye çalışılırken, Türkiye Cumhuriyeti’ni bitiriyorsunuz, dünyaya rezil ediyorsunuz. Bugün dünya Türkiye’de yaşananları konuşuyor. Avrupa, dünya basınına bakın, Türkiye’yi ne hale getirdiniz, demokrasiyi ne hale getirdiniz. Hukuku, demokrasiyi ayaklar altına aldınız. Ne yaparsanız yapın, biz dimdik ayaktayız. Korkmayacağız, sinmeyeceğiz, 86 milyon direneceğiz. Biz burada bu darbeyi sadece bize oy veren seçmene anlatmıyoruz; AKP’ye, MHP’ye, Yeni Yol’a, DEM’e, İYİ Parti’ye, 86 milyona anlatıyoruz. Biz, onlara sesleniyoruz; sizin hukukunuz, iradeniz gasp edilmiştir.
"Zulmünle gideceksin, 86 milyonun tepkileriyle gideceksin, korkaksın"
Bu ülkede diplomalar iptal ediliyor, tapulara el konuluyor, gazetecilerin pasaportları iptal ediliyor. Bu ülkede televizyon kanallarına kayyumlar atanıyor, belediye başkanları tutuklanıyor, milletvekilleri cezaevinde. Bu ülkeyi ne hale getirdiniz! Siz getirdiniz. Zulmünüzde boğulacaksınız, bu halk sizi affetmeyecek. Çünkü artık faşist bir rejime geçtiniz. O koltukta oturmak için demokrasinin tüm kurallarını bir kenara ittiniz. Yakışmıyor size. Bu grup, bu ülkeyi mutlakiyetten demokrasiye, cumhuriyete geçirdi. Siz ise bu ülkeyi demokrasiden mutlakiyete geçiriyorsunuz arkadaşlar. Ekrem İmamoğlu, sizin için kabus olabilir, tek adam için kabus olabilir ama 86 milyon için umuttur. Siz, umutları yargı kararlarıyla söndüremezsiniz. Seçilmiş, atanmış hakimlerle, atanmış rektörlerle bu ülkenin Cumhurbaşkanı adayının önünü kesemezsiniz. Siz, kendi kendinizi kandırıyorsunuz. 86 milyonu hafife alıyorsunuz. 86 milyonun iradesini küçük görüyorsunuz ama o kadar zavallısınız ki, o kadar yüreksizsiniz ki, o kadar güçsüzsünüz ki halkın karşısında bittiğiniz için İstanbul’a atadığınız bir Bakan Yardımcısının kararlarının arkasına sığınacak kadar güçsüz, zavallısınız.
Bizim derdimiz 86 milyon. Birileri atadığı rektörlerin, kirli mahkeme kararlarının arkasına sığınabilir. Sizin arkanızda bu dakikadan sonra darbe ve darbeyi hazırlayan atadığınız yargıçlar var. CHP grubunun arkasında 86 milyon var, halk var. Biz halka güveniyoruz, hakka güveniyoruz. Siz ise hakkı da halkı da iradeyi de demokrasiyi de bir kenara ittiniz. Tek adama sesleniyorum: Sen zulmünle gideceksin. 86 milyonun tepkileriyle gideceksin, korkaksın!"
