TBMM Başkanı yeni yönetim sisteminde Cumhurbaşkanının uluslararası anlaşma ve sözleşmelerden kendi kararıyla Türkiye’yi çekebileceğini, buna yetkisi olduğunu savunarak ‘gerekirse Cumhurbaşkanı imzalayacağı bir kararla Montrö’den de çekilebilir’ dedi. CHP'li Torak bu sözlere '' Bu bir dil sürçmesi midir, yapılan bir taviz hazırlığının ağızdan kaçırılması mıdır? Hangi amaçla gündeme getirildi?'' diye sordu.

CHP'li Toprak'ın o açıklaması:

Bu açıklamanın biraz öncesine gidilecek olursa kısa süre önce ABD ve Türk Deniz Kuvvetleri Karadeniz’de bir tatbikat gerçekleştirdi. Son dönemde gerek ABD ve gerekse NATO Karadeniz’de Rusya’ya karşı askeri etkinliği artırma yönünde adımlar atıyor, planlamalar yapıyor.
1936 tarihli Montrö Sözleşmesi İstanbul ve Çanakkale Boğazlarının egemenliğini ve denetimini Türkiye’ye bırakırken, Karadeniz’e kıyısı olan ülkelerin boğazlardan geçişlerinde savaş gemilerinin geçişlerinin
kısıtlanmasında Türkiye’ye hak ve yetkiler veriyor. Kurtuluş Savaşı ardından Lozan Anlaşması ile sınırlarını, bağımsızlığını ve egemenliğini güvenceye alan
Türkiye, Montrö Sözleşmesi’ni imzalayıp, TBMM tarafından onaylayarak iki boğazın hâkimi, egemeni oldu.


İktidarın 85 yıl sonra Montrö Sözleşmesi’nden çekilme düşüncesini ortaya atması, bunu kamuoyunda tartışmaya açması çok tehlikeli ve dikkat çekicidir! Çevre ve Şehircilik Bakanının eş zamanlı olarak Kanal İstanbul imar planlarının onaylandığını ilan etmesi ‘paralel boğaz’ projesiyle Montrö Sözleşmesini delme hazırlığının bir başka itirafıdır!