2018 yılında ise, 4 trans birey nefret cinayeti sonucu yaşamını kaybetmiştir. Hiçbir birey cinsel kimlik ve yöneliminden dolayı ‘nefret’e maruz kalmamalıdır. Nefret suçu kabul edilemez! Nefret suçuna kurban giden veya yaşamlarını bitmeyen bir ayrımcılık ve tehdit altında, nefret söylemlerine hedef olarak geçirmek zorunda bırakılan her bir trans birey devletin ve toplumun ‘yaşam hakkının kutsallığı, eşitlik ve adalet’ anlayışındaki eksikliğin ve karanlığın göstergesidir. 

Transfobik saldırılara ve ayrımcılığa maruz kalan; nefret cinayeti sonucu yaşamını kaybeden tüm mağdurları anıyorum. Nefret cinayetlerine karşı sessiz kalmayacağız.

 “Nefrete inat; yaşasın hayat!”