CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, TBMM'de yaptığı açıklamada, "Yarın Cenevre'deki görüşmelerde Esad ve onun rejimi karşısında da 36 kişiden oluşan muhalefetin heyeti olacak" dedi.

CENEVRE'DE ŞARTSIZ VE DOĞRUDAN GÖRÜŞMELER

Bu süreçte dört önemli konu olduğunu vurgulayan CHP'li Yılmaz, bunları da ‘yeni anayasanın yazımı', ‘yönetim', ‘seçimler' ve ‘terörle mücadele' olarak açıkladı. Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Daha ziyade yeni bir anayasanın yazımına odaklanılacak ve seçimler hususu ele alınacak. Yeni bir anayasanın yazımı şu anlama geliyor; Suriye yeniden tarif edilecek, Suriye'nin sınırları, iç yönetim yapısı ve yönetime ilişkin bütün detaylar burada tarif edilmeye çalışılacak. Tabii ki seçimler. Bizim dikkatimizi çeken en önemli husus bu zamana kadar hep Suriye muhalefete müzakerelerin devamı için Esad'ın görevden ayrılmasını şart koşuyordu. Ama malumunuz Halep'teki yenilgi ve diğer yenilgiler, Astana zirvesinde çatışmasızlık bilgelerinin oluşturulması akabinde Soçi'deki gelişmeler nedeniyle artık bu şarttan vazgeçmiş görünüyorlar. Yani şartsız ve doğrudan görüşmeler başlıyor yarın."

CHP'li Öztürk Yılmaz, Türkiye için en önemli konunun Suriye'nin toprak bütünlüğü olduğunu vurgularken, "Çünkü bizi de doğrudan ilgilendirecek hususlar var. Suriye'de bu zamana kadar olan ve gelen sistem bundan sonra eğer siyasi süreçte olumlu gelişme olursa kökten değişecek" dedi.

ABD'nin Suriye'de asker konuşlandırması için Türkiye'nin desteğine ihtiyaç duymadığını ifade eden Yılmaz, "Çünkü hedef IŞİD ile mücadele demişti ve oradaki PYD, YPG ve PKK'yı bir ortak olarak görüp yoluna devam etmişti, bütün uyarılara rağmen. Ama şimdi ABD, IŞID sonrası dönemde Suriye'de kalabilmesi için Türkiye ve Türkiye'nin desteğine ihtiyaç duyacaktır. Bu ABD ile 2-3 yıldır Suriye konusunda açılan pergelin yeniden kapatılması için bir fırsat teşkil edebilir" dedi.

CHP'li Yılmaz, şöyle devam etti:

"Neden? ABD'nin varlığını Rusya istemiyor, Rusya'nın desteklediği Esad istemiyor, İran istemiyor, Hizbullah istemiyor. Suriye'de ABD'nin varlığını tek isteyen PYD/YPG o da müzakere masasında şu an itibariyle bulunmuyor. Dolayısıyla ABD, Suriye'de kalabilmesi için güçlü bölgesel bir ortağa ihtiyaç duymaktadır. O ortak da Türkiye olabilir.

Yalnız Rıza Zarrab konusu, Halkbank konusu ve diğer konular ABD'nin elinde yürüyen konular. Bunlar hiçbiri diğerinden bağımsız olarak değerlendirilemez. Çünkü gelinen aşama itibariyle ABD'nin Türkiye'ye yapacakları ile Türkiye'nin ABD'ye yapacaklarının sınırları belirlenmiş durumda. Biz umuyoruz iki ülke bu yeni durumu değerlendirir ABD'nin Türkiye'ye olan ihtiyacı ve Türkiye'nin de Cenevre sürecinde ister istemez ABD ile birlikte çalışabilme ihtiyacı örtüşür ve yeni Suriye'nin toprak bütünlüğü konusunda yeniden bir yol alınabilir."

CHP'li Yılmaz, SDG güçlerinin Suriye ordusuna katılabileceği yönünde haberler ve iddiaların sorulması üzerine de, "Suriye'de eğer Irak'taki yol takip edilirse yani Suriye'deki yapı bir federal sisteme oturtulursa Irak'ta yaşanan sıkıntıların benzeri burada yaşanır. Ama şunu da söyleyelim ben ABD'nin orada bu kadar üs elde ettikten sonra asker konuşlandırdıktan sonra buna kolay kolay Cenevre'de razı olabileceğine ihtimal vermiyorum. Yani göreceğiz. Suriye artık üniter bir Suriye olmayacak. Toprakları bütün olacak evet ama üniter bir Suriye olamayacak. Çünkü tespih taneleri dağıldı artık toparlamak çok zor" diye konuştu.