İstifa Girişimi Bir Meydan Okuma Mıydı?

Ali Bayramoğlu, Süleyman Soylu’nun istifası hakkında takip edebildiği kadarını aktaracağını belirterek, “Ani sokağa çıkma yasağının bir tatsızlık yarattığı muhakkak ve Recep Tayyip Erdoğan’ı biraz tanıyorsak bu tür tatsızlıklarda sorumluluğu üzerine almayıp bir başkasının sırtına bırakır. Bu bir vaka ve hedefte olan Soylu’ydu,” dedi ve ekledi. “Soylu sadece bir bakan değil, adeta parlamenter hükümet devam ediyormuşçasına belli bir pozisyonu koruyan bir bakan, yani Ağustos 2016 yılında İçişleri Bakanı oldu ve yaklaşık dört yıldır bu görevde… Kürt meselesi, Suriye ve terör gibi konuların asıl taşıyıcılarından bir tanesi oldu. Diğer bakanlardan daha ön planda olan, özgüvenli çıkışları olan ve sadece kendi partisinde değil MHP tarafından da sevilen birisi ve onun bu konumundan rahatsızlık duyan başka birilerinin olduğu da açık. Berat Albayrak’la daha önce yaşadığı tartışma gibi örneklerden sonra Soylu aleyhine çalışmalar yapıldı.  Bu istifa girişiminin bir meydan okuma olarak algılandığını görebilirsiniz. Zannımca Soylu bu olay içerisinde kendini yalnız hissetti ve önemli ölçüde üzerine gelindiğinden böyle bir hamle yaptı.”

“Soylu hem güçlendi hem de zayıfladı…”

Bayramoğlu, sonuç olarak Süleyman Soylu’nun güçlendiğini ve Erdoğan’ın bu siyasi davranışa tahammül etmek durumunda kaldığı yorumunda bulundu. Aynı zamanda Soylu’nun zayıfladığını, zira Erdoğan’ın bu tür gelişmelerde bir yaptırım uygulayacaksa bunun ölçüsünü ve zamanını iyi seçtiğini belirtti. “Bu istifa bir bakanın öne çıkması ve meydan okumasından çok bir iç sürtüşmenin neticesi olabilir,” yorumunda bulundu.

AKP’deki İç Hesaplaşma Mıydı?

Yunus Emre İşci’nin, “Bu istifayı AKP içerisindeki bir iç hesaplaşma olarak görebilir miyiz?” sorusuna, “O kadar büyük demeyelim,” diyen Bayramoğlu yine de bunun tetikleyici bir neden olduğunu ifade etti. “Mevcut siyasi iktidarda Erdoğan, kendi partisinin dışındaki siyasi aktörlere başarı açısından önemli ölçüde bağlıysa geçen zamana kıyasla artık o kadar rahat hareket alanına sahip değil,” değerlendirmesinde bulundu ve Soylu’nun MHP-AKP koalisyonunda tam orta noktada olduğu belirtti.

“Kurucu olmasa da bozucu…”

Bayramoğlu, Süleyman Soylu hakkında, “Kendisi siyasi gelecek vaat etmiyor olabilir, kurucu bir oyuncu olmayabilir ancak parti bozucu bir konumu olabilir. İstifa etmesi, telefonlarını açmamasıyla ortaya çıkan tablo sadece Soylu’nun konumuna ya da parti içi hesaplaşmaya değil aynı zamanda diğer siyasi aktörlerle olan hassas durumuna da işaret ediyor,” dedi.