GAZETE KRİTİK- Oya Ersoy, "Mülakatlara güven ve itibaran kalmamıştır" diyerek verdiği önergesinde "Ülkemizde mülakat sınavları maalesef ,“bazı torpilli” adayların sınava girerken, kendilerini “tanıdık”, “bürokrat yakını” gibi tanımlamalarla ifade etme aracı olarak kullanılmaktadır. Geçmiş yıllarda da hakim, memur ve uzman adaylarında mülakat tekniğinin “torpil” aracı olarak kullanıldığı, haberleri basına yansımıştır. Ayrıca başarılı adayların işe alımı konusunda mülakat aşaması amacına uygun kullanılmış olsaydı bugün KPSS birincileri mülakat sınavlarında elenmezdi."diyerek tepki gösterdi.
Ersoy'un TBMM'ye sunduğu araştırma önergesi;
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından, 15 bin öğretmenin ataması için yapılan sınav sonuçlarının 27 Aralık tarihinde açıklanması ile sınava giren adaylar, sonuçlar karşısında adil bir mülakat uygulamasının yapılmadığı gerekçesi ile sosyal medya da tepkilerini dile getirmişlerdir. Ortaya çıkan sonuçlar karşısında, özellikle KPSS’de dereceye giren adayların mülakatta elendiğinin ortaya çıkmasıyla ne sınavlara ne de sonrasında yapılan mülakatlara güven ve itibar kalmamıştır.
Aylarca, gece gündüz KPSS sınavına çalışan öğretmen adaylarının yüksek puanlar almalarına rağmen mülakat sınavlarında kendilerine sorulan dört soru ile elenmeleri ne eğitimde ne de iş hayatında adil ve güvenilir bir yöntem olmadığını bir kez daha ortaya koymuştur. Özellikle KPSS birincilerinin sınavlarda soruları yapıp mülakatta yapamıyor oluşları, bu mülakatların sübjektif değerlendirmeler ile adayların elendiği sonucunu doğurmuştur.
2020’de beden eğitimi bölümünden mezun olan Hikmet Çiftçi, KPSS ve mülakat sürecini şöyle anlatmıştır. “Bu yıl derece yapacağım ki atanabileyim dedim ve oturdum çalıştım. Kendi alanımda Türkiye 33’üncüsü oldum, 88 puan aldım. Mülakata girdik, mülakat çok başarılı geçti, komisyondaki hocalar beni çok beğendiler ‘Sınavınız çok başarılı geçti, tebrik ediyoruz, hayırlı olsun’ dediler.“ Sonrasında Çiftçi yaklaşık bir buçuk milyon adayın girdiği KPSS sınavında ilk 100’e girmesine rağmen elenmiştir. Mülakatta sorulan dört sorudan dördünü de yanıtlayan Çiftçi “Sonucu görünce büyük bir hayal kırıklığına uğradım. Sonucun neden böyle geldiğini anlamadım” demiştir. Yine Sultan Fidan isimli bir aday, aldığı KPSS puanını sosyal medya hesabından paylaşarak "İki yıldır emek verdiğim, gecemi gündüzüme kattığım KPSS' de, bölümümde 1. oldum alanımda doktora yapıyorum. Hangi kıstasa göre elediniz?" ifadelerini kullanmıştır.
Ülkemizde mülakat sınavları maalesef ,“bazı torpilli” adayların sınava girerken, kendilerini “tanıdık”, “bürokrat yakını” gibi tanımlamalarla ifade etme aracı olarak kullanılmaktadır. Geçmiş yıllarda da hakim, memur ve uzman adaylarında mülakat tekniğinin “torpil” aracı olarak kullanıldığı, haberleri basına yansımıştır. Ayrıca başarılı adayların işe alımı konusunda mülakat aşaması amacına uygun kullanılmış olsaydı bugün KPSS birincileri mülakat sınavlarında elenmezdi.
Özellikle mülakat sonucunda başarılı adayların elenmesi sonucunda yaşanan mağduriyetlerin giderilmesi, mülakat sınavlarında adaylara sorulan soruların nasıl puanlandığı, mülakatı kazananların sınav sonuçları ile kıyaslandığında elenmelerinin nedenleri, sınava girip elenen başarılı adayların beklenti ve taleplerinin karşılanması TBMM nezdinde gerçekleştirilecek bir Meclis Araştırmasın da hayata geçecektir.