İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, ABD Başkanı Donald Trump’ın yeni bir nükleer anlaşma için İran’a yolladığı mektuba "fırsatları ve tehditleri" değerlendirerek yakında yanıt vereceklerini belirtti.
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, ABD Başkanı Donald Trump’ın yeni bir nükleer anlaşma çağrısı yapmak üzere İran’ın Dini Lideri Ali Hamaney’e yolladığı mektuba, İran’ın "fırsatları ve tehditleri" değerlendirerek yakında yanıt vereceğini belirtti.
Hamaney, geçen hafta Trump’ın mektubunun aldatıcı olduğunu, ABD’nin gerçekte İran’la uzlaşmak istemediğini söyledi. Dini lider, Trump’ın aşırı taleplerinin “yaptırım düğümünü sıkılaştıracağını ve İran üzerindeki baskıyı artıracağını” savundu.
Arakçi ise Tahran’ın mektubu hala değerlendirdiğini ve yanıtını tarttığını ifade etti. Arakçi mektuba ilişkin açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Trump’ın mektubu daha çok bir tehdit içeriyordu, ancak içinde fırsatlar olduğunu iddia ediyor. Mektuptaki tüm noktaları dikkate aldık ve yanıtımızda hem tehdidi hem de fırsatı göz önünde bulunduracağız... Her tehdidin arkasında bir fırsat vardır.”
Trump’ın mektubu İran’a Birleşik Arap Emirlikleri'nin Devlet Başkanı Muhammed bin Zayid Al Nahyan'ın Diplomasi Danışmanı Enver Gargaş tarafından teslim edilmişti.
İran’ın mevcut Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ve kabinesinin, ABD ile uzlaşı konusunda nihai karar alıcı olarak görülen dini yönetimden daha ılımlı bir tavrı bulunuyor.
ABD merkezli Axios gazetesi, Trump’ın mektubuyla İran’a iki ay süre tanıdığını ve bu süre içinde bir nükleer anlaşmaya varılmaması hâlinde, ABD Başkanı’nın ilk başkanlık döneminde İran’a karşı uyguladığı "azami baskı" politikasını sürdüreceğini aktardı.
Trump, ilk başkanlık döneminde ABD’yi, İran’ın nükleer faaliyetlerine sıkı sınırlar getirirken yaptırımların kaldırılmasını sağlayan uluslararası bir anlaşmadan tek taraflı olarak çekti. Ardından İran anlaşmadaki sınırları aşarak nükleer programını daha da geliştirdi. Tahran nükleer programının barışçıl amaçlı olduğunu ve uluslararası hukuk çerçevesindeki taahhütlerine bağlı kaldığını savunuyor.