CHP’nin ön seçimle belirlenecek cumhurbaşkanı aday adayı, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Sancaktepe Belediyesi tarafından yapılan Koru Park'nın açılışında konuştu. Açılış töreni, vatandaşların yoğun ilgisi nedeniyle mitinge dönüştü. İmamoğlu, ''Şunu söyleyeyim: Ekrem'e çelme takacaklar. Ekrem'i engelleyecekler. Ekrem'e şunu yapacaklar, bunu yapacaklar… Şu saçımın teli bile titremiyor, şu saçımın teli. Bakın söyleyeyim; korkaklar, korkutmak için uğraşır, korkaklar. Biz korkmayız. Kimseyi de korkutmuyoruz. Sadece sandığa çağırıyoruz. Gel, hesaplaşalım. Mertçe hesaplaşalım mertçe'' dedi.
CHP ön seçimle belirlenecek cumhurbaşkanı aday adayı, Ekrem İmamoğlu, Sancaktepe Belediyesi’nce yapımı tamamlanan “Koru Park” açılış törenine katıldı. Abdurrahmangazi Mahallesi’nde düzenlenen ve vatandaşların yoğun ilgisi nedeniyle mini mitinge dönüşen törende, İmamoğlu ile Sancaktepe Belediye Başkanı Alper Yeğin birer konuşma yaptı.
“Cumhurbaşkanı İmamoğlu” tezahüratları eşliğinde mikrofona gelen İmamoğlu, vatandaşların Ramazan aylarını tebrik etti. Ramazan’ın bütün evlere huzur, bereket ve bolluk getirmesini dileyen İmamoğlu, “Bizim insanımız iyiliğe dua eder, bedduayı sevmez. Ben, hayatta bir beddua cümlesi ya da kelimesi kurmadım. Yani beddua değildir, ama çok kötülük görürsem, ‘Allah seni ihya etsin’ derim, ‘Allah seni ıslah etsin’ derim. Başka bir şey de demem. Yaradan'a emanet ederiz” şeklinde konuştu.
''Yaşam içinde, kötülüğe karşı mücadelede çelik gibiyiz, sarsılmayız; o ayrı'' diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
''Kötülüğe karşı mücadelede çelik gibiyiz, sarsılmayız''
"Ve bu ülkede, kötülüklere karşı hukukun, adaletin en üstün bir biçimde hizmet vermesini isteriz. Hizmet vermek isteyen, adil, yüce Türk yargısının iyi insanlarının hakimleri, savcıları bugünkü durumdan üzgün olduklarını, mutlu olmadıklarını ben biliyorum. Onların haberleri, bilgileri bana elbet ulaşıyor. Ama bu kötü koşullardan ve ortamlardan sıyrılacağız, hep birlikte ayağa kalkacağız. Sancaktepe'nin bir mahallesindeki bir güzel hizmetin açılışına coşkuyla gelen bu insanlarımızın siyaset değil, hizmeti alkışlamak için bir araya gelişini, ben de yürekten alkışlıyorum. Onun için, bizim insanımız iyidir. İyiliği sever, hizmeti sever. Ben, içten bir biçimde şunu söylüyorum belediye başkanı dostlarıma, yol arkadaşlarıma: Bu görev, kutsal bir görevdir. Allah, hiçbirinizi mahcup etmesin. Kimseye kolay kolay nasip olmaz. Hele hele İstanbul dediğiniz şehir, bir ülke. Bu ülkenin bir parçası. Önemli ilçelerine hizmet eden kıymetli belediye başkanlarımızın bu hizmeti, kutsaldır, bir ibadettir. Hakkını vermelisiniz. Vereceksiniz eminim.''
''Yarışın birbirini engelleme kısmı kadar ayıp, abes bir şey yoktur''
İmamoğlu, ''Tarihten gelen 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın', 'Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir' ve 'Yurtta barış, dünyada barış' ilkelerimiz rehberimiz. Ulu bakışlar, güzel bakışlar bize emanet. Bunları koruyup, muhafaza etmek bile, bu canım memleketin bütün sorunlarını çözer'' dedi. Etkinliğin ev sahibi Alper Yeğin ve diğer CHP’li belediye başkanlarının da aynı anlayışla yol yürüdüklerini kaydeden İmamoğlu, “Bütün bu iyilikleri, güzellikleri anlatırken, İstanbul'umuza hizmetten, İstanbul'umuzun hizmetine sunmaktan gurur duyduğumuz metrolarımızdan kreşlerimize, kent lokantalarımızdan bütün sosyal yardım ve desteklerimize, bu şehrin parkını, bahçesini, atığını, ulaşımını dert edinen bir yerden mücadele etme duygumuz… Bakın, eksik olan ne? Hizmette, hizmet yolculuğunda yarışılır. Ama yarışın birbirini engelleme kısmı kadar ayıp, abes bir şey yoktur” diye konuştu.
Bu sırada bir vatandaştan gelen “Kıskanıyor seni. Kıskanıyor, çekemiyor bizi” seslenişine kayıtsız kalmayan İmamoğlu, şöyle devam etti:
''Kıskanıyor, doğru söylüyorsun. Ha şunu da söyleyeyim. Ablamız güzel bir şey hatırlattı. Yani bazen bunu anlatıyorum. Yanlış anlamayın. İnsanın kendini övmesi diye bir şey asla olmasın. Sevmem o duyguyu. Ama inanın; vallahi de billahi de kimseyi kıskanmadım.
“Kıskançlık, sonra ihtirasa dönüşebilir, sevimsiz olursunuz”
Ben herkese, buradaki güzel çocuklarımıza ve gençlerimize… Çok iyi bir örneği gördüğünüzde, onunla yarışın. Onu geçmek için uğraşın. Ama kıskançlık, kötü bir şey. Kıskançlık, sonra ihtirasa dönüşebilir, hırsa dönüşebilir. Bu sefer çelme takmaya başlarsınız. Faul yapmaya başlarsınız. Sevimsiz olursunuz. Hele hele topluma, millete hizmette kıskançlık olur mu? Birbirini engellemek olur mu? Bakın söylüyorum, örnek: Ekonomi kötü durumda, öyle değil mi? Emeklilerimiz çok büyük sıkıntı çekiyor. Dar gelirliler… Öğrencilerin okulları için yarattığımız, ortaya koyduğumuz burs imkanlarının nasıl yüreklerine su serptiğini ben yaşıyorum. Ama buna rağmen, ben ne istiyorum şu an biliyor musunuz? Hükümet, ekonomi yönetiminde keşke başarılı olsun. Hükümet, ekonomiyi yönetirken, bakanları keşke bu yolda güçlü bir hamle yapsınlar. Ekonomiyi iyileştirsinler. ‘Ekonomi kötü olsun’ diyen bir kişi olur mu aranızda? Mümkün mü? Ekonomi iyi olsun. İster hükümet yapsın, ister başkası; önemli değil. Bu ülkenin ekonomisi iyi olacak. Bu ülkenin adalet sistemi iyi olacak. Bu ülkenin liyakat sistemi iyi olacak. Bunlar iyi olacak. Biz, iyiliklerde yarışacağız.
''Bu kardeşiniz, sizlerin onayıyla cumhurbaşkanlığı yoluna çıkmıştır''
Ama şunu söyleyeyim: Bütün bu söylediğim güzel duyguların, yönetim sisteminin, insanını önceleyen, insanını yaşatan, insanını güçlendiren ve bir yöneticinin vatandaşa karşı sorumlu olduğu, güler yüzlü, iyi niyetli baktığı bir ülkeyi var etmek için, bu kardeşiniz, bu yol arkadaşınız kararlı bir biçimde, sizlerin onayıyla cumhurbaşkanlığı yoluna çıkmıştır. Buna kimse engel olmayacak. Allah şahit. Sizler de şahitlik yapın. Her yerde söylüyorum. Benim herkes şahitliğimi yapabilir. ‘Böyle söylemiştin, böyle yapıyorsun. Böyle söylemiştin, yanlış yapıyorsun’u da yarın yüzüme gelin söyleyin. Allah şahit. Bir Allah'ın kulunu birbirinden ayırt etmeyeceğim ve benim yol arkadaşlarım da diyecekler ki; ‘Böyle adil bir insanın, böyle çalışkan bir insanın, böyle sevgi dolu bir insanın yol arkadaşı olduğum için mutluyum, onunla gurur duyuyorum. Hepinize bunu dedirteceğim. Bundan hiçbirinizin kuşkusu olmasın.''
''Hep birlikte umuduz''
İmamoğlu, vatandaşlardan gelen, ''Türkiye’nin umudu sensin, umutsun' sözlerine de ''Sağ olun. Hep birlikte umuduz. Ha şunu söyleyeyim: Ekrem'e çelme takacaklar. Ekrem'i engelleyecekler. Ekrem'e şunu yapacaklar, bunu yapacaklar… Şu saçımın teli bile titremiyor, şu saçımın teli. Bakın söyleyeyim; korkaklar, korkutmak için uğraşır, korkaklar. Biz korkmayız. Kimseyi de korkutmuyoruz. Sadece sandığa çağırıyoruz. Gel, hesaplaşalım. Mertçe hesaplaşalım mertçe'' karşılığını verdi. Cumhurbaşkanı adaylığı için 23 Mart’ta yapılacak ön seçim nedeniyle, ülkenin farklı yerlerinde yaptığı buluşmaları bu hafta sonu da sürdüreceğini belirten İmamoğlu, ''Ramazan ayınız mübarek olsun. Güzel günlere vesile olsun. İnşallah bayrama, 23 Mart'tan sonra, muhteşem bir bayram havasıyla gireceğiz, göreceksiniz. Sizler, çok güzel günleri hep birlikte yaşayacaksınız. Hepinize söz veriyorum'' diye konuştu.
''Ahmet Özer, Rıza Akpolat ve Alaattin Köseler’in özgürlükleri için de mücadele edeceğim''
Sancaktepe Belediye Başkanı Alper Yeğin ile birlikte, törene katılan Ataşehir Belediye Başkanı Onursal Adıgüzel, Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı, Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, Çekmeköy Belediye Başkanı Orhan Çerkez, Eyüpsultan Belediye Başkanı Mithat Bülent Özmen, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık ve Adalar Belediye Başkanı Ercan Akpolat’ı yanına davet eden İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:
''Belediye başkanlarımızdan büyük güç alıyorum. Ama en iyi onlar biliyor. Bu kardeşiniz, 39 belediye başkanına eşit davranıyor. Hiçbirini birbirinden ayırmadı. Mesela, başka bir siyasi partinin yönettiği bir ilçeye ziyarete gittiğimde, o belediye başkanını hep gittiğim yere davet ediyorum. Gelmiyorlar, o ayrı. Kendileri bilir. Gelenler de var. Teşekkür ederim. Ben, partileri ayırmam. Belediye başkanlarının her birisi, milletin oyu ile seçildi. Başka partinin adayı da milletin oyuyla seçildi. Ayırt etmem. O bakımdan bunu ayırt eden kişileri ayırıp, ona göre yargıyı ya da birtakım uygulamaları farklı bir şekilde yönlendiren insanların aklına diyorum ki: Sizin o kötü aklınız, biz göreve geldiğimiz günden itibaren, bu ülkeyi terk edecek. Bu ülkenin üzerindeki kara bulutları, hep beraber yok edeceğiz, hep beraber. Bu vesileyle, haksızlığa uğrayan Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer'i, Beşiktaş belediye Başkanımız Rıza Akpolat'ı ve Beykoz Belediye Başkanımız Alaattin Köseler'i buradan sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Onların özgürlükleri için de mücadele edeceğimi, buradan tekrar beyan ediyorum.''
''Kadın-erkek eşitliğini biz sağlayacağız''
Bu sözlerin ardından CHP Yüksek Disiplin Kurulu üyesi Aysemin Gülmez, CHP milletvekilleri Nimet Özdemir ve Ayşe Sibel Yanıkömeroğlu, CHP İstanbul İl Kadın Kolları Başkanı Hatice Selli Dursun ile CHP İBB Meclis Grup Başkanvekili Ülkü Sakalar’ı da yanına davet eden İmamoğlu, konuşmasını, ''Gördünüz; başkanlarımız, milletvekillerimiz kadın. Kadınlar daha baskın. Biz bu arada bu eşitliği de sağlayacağız. Başta kızım için, eşim için, annem için, kız kardeşim için söz olsun: Bu ülkede siyasette, her ortamda kadının emeğini, erkeklerden aşağı tutmayacak bir yönetim ortaya koyacağımızın da sözünü veriyorum. Allah bizi utandırmasın'' sözleriyle noktaladı.
Yeğin: ''Değişim için her türlü bedeli ödemeye hazırız''
Sancaktepe Belediye Başkanı Yeğin de şunları söyledi:
''Türkiye'ye demokrasi lazım. Türkiye'nin bir an önce özgürleşmesi lazım. Bunu da sizin mücadelenizle, sizin çabanızla gerçekleştireceğimize herkes inanıyor, herkes hazır. Türkiye’deki bu büyük değişimin gerçekleşmesi için çıktığınız yolda, bir kardeşiniz olarak, Sancaktepeliler olarak arkanızdayız. Bu yolda, sizin için bütün mücadeleyi vereceğiz. Sancaktepe'nin, İstanbul'un, Türkiye'nin, kadınların, gençlerin, emeklilerin, emekçilerin bu değişime ihtiyacı var. Ben bu değişimi, Temmuz ayında bir sosyal medya tweetiyle, ‘Gün ola, devran döne, umut yetişe’ demiştim. Umut burada, umut burada. Umut, Sancaktepe'de çocukların içinde, kadınların içinde. Bu umut yetişti. Biz bu değişim için her türlü bedeli ödemeye hazırız. Baskılara, bütün kuşatmalara karşı bu değişim, bu ülkede gerçekleşecektir. Halkın iradesinin önünde hiçbir güç duramayacaktır.''