HKP'den Ali Erbaş'a suç duyurusu!

Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın Cuma günü Ayasofya’da yaptığı hutbedeki “Vakıf malı dokunulmazdır, dokunanı yakar! Vakfedenin şartını çiğneyen lanete uğrar” sözleri hakkında suç duyurusunda bulundu.

GÜNDEM - 26-07-2020 17:00

Danıştay 10. Dairesi’nin 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararının iptal edilmesinin ardından AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Diyanet’e devredilen Ayasofya’da ilk Cuma namazı kılınmıştı. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan ve kabine üyelerinin katıldığı namazda Cuma hutbesini Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş okumuştu.

Erbaş, “Fatih Sultan Mehmet Ayasofya'yı cami olması için vakfetti. Bizim inancımızda vakıf malı dokunulmazdır, dokunanı yakar! Vakfedenin şartını çiğneyen lanete uğrar” ifadelerini kullandı. Erbaş’ın bu sözleri üzerine Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) avukatları harekete geçerek İstanbul Nöbetçi Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

HKP avukatları, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş hakkında “5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun’a Aykırılık”, “Görevi Kötüye Kullanma”, “Görev Sırasında Din Hizmetlerini Kötüye Kullanma”, “Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik ve Aşağılama” ve “Tehdit” suçlarını işledikleri gerekçesiyle İstanbul Nöbetçi Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

“ALİ ERBAŞ’IN HEDEFİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’E YÖNELİK OLDUĞU AÇIKTIR”

HKP avukatları tarafından savcılığa verilen suç duyurusunda, “Ayasofya’nın müzeye çevrilmesi kararında tarihçiler tarafından kanıtlandığı üzere Mustafa Kemal Atatürk’ün imzası bulunmaktadır. Ali Erbaş’ın ise ‘bizim inancımızda vakıf malı dokunulmazdır, dokunanı yakar! Vakfedenin şartını çiğneyen lanete uğrar’ sözlerinin hedefi ise 1934 yılında müzeye çevirme kararını alanları ve o kararda imzası bulunan ülkemizi emperyalizmin işgalinden kurtaran ve laik bir cumhuriyet kuran Mustafa Kemal Atatürk’e yönelik olduğu açık ve nettir. Bu durum Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi şahsiyetine de hakaret içermektedir, zira “lanetlemek” sözcüğüyle açıkça yerilmektedir” ifadelerine yer verildi.

“ERBAŞ’IN KILIÇLA MİNBERE ÇIKMASI TOPLUMUN BİR KESİMİNE YÖNELİK TEHDİTTİR”

Ali Erbaş’ın eline minbere kılıçla çıkmasını Mustafa Kemal ATATÜRK’e, Cumhuriyete ve Laikliğe bağlı olan kesimlerine yönelik tehdit anlamına geldiğini vurgulayan HKP’li avukatlar suç duyurusunun devamında, “Aynı şekilde Ali Erbaş’ın elinde kılıçla minbere çıkması ise toplumun bir kesimine yönelik TEHDİT unsuru içermektedir. Unutulmamalıdır ki ‘kılıç hakkı’ Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethettiği çağda meşru ve tüm toplumlar bakımından geçerli iken 20.yy’ın başlarından itibaren tümden geçerliliğini yitirmiş ve günümüz dünyasında ise artık herhangi bir hükmü kalmamıştır. Ancak buna rağmen yakın çağımız içinde eğer bir kılıç hakkı aramamız gerekliyse onunda tek sahibi İstanbul’u İngiliz Emperyalizminin işgalinden kurtarmış ve dolayısıyla da Ayasofya’yı tekrardan vatan topraklarımız içine katmış olan Mustafa Kemal ATATÜRK’tür. Bundan kaynaklı Ali ERBAŞ’ın minbere kılıçla çıkması ve şikâyetimize konusu sözleri sarf etmesi birlikte değerlendirildiğinde, toplumun özellikle Mustafa Kemal ATATÜRK’e, Cumhuriyete ve Laikliğe bağlı olan kesimlerine yönelik tehdit anlamına gelmektedir”  ifadelerine yer verdi.

HKP avukatları 24 Temmuz’da AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Tek parti döneminde alınan bu karar tarihe ihanet olmanın yanında hukuka da aykırı”  sözleri hakkında 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun’a Aykırılık ve Görevi Kötüye Kullanma suçlamaları ile suç duyurusunda bulunmuştu.

Suç Duyurusunun ardından HKP İstanbul İl Başkanı Av. Pınar Akbina Çağlayan Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı.

“MUSTAFA KEMAL Kİ OLMASAYDI NAMAZ KILAMAYACAKLARDI”

Akbina konuşmasının devamında, “Tek yaptıkları vurgunlar yapmak, talanlar yapmak, yalanlar söylemektir. Halkımızın temiz din duyguları üzerinden yapmaktadırlar. Bunu yaparken de ülkemizin kurucusu, Antiemperyalist Birinci Ulusal Kurtuluş Savaşımız’ın Önderi Mustafa Kemal ve Silah Arkadaşları Kuvay-ı Milliye’nin önderlerine saldırılar yaparak bu açıklamaları, bu tiyatroları oynamaktadırlar. O Mustafa Kemal ki, O Kuvay-ı Milliyeciler ki eğer olmasalardı, bugün onlar bırakın burada namaz kılmayı, o camide namaz kılmayı belki Türkçe isimler bile taşımıyor olacaklardır. 18 Ada’mız Yunanistan’a peşkeş çekildi, silahlarını doğrultmuş her an bir savaş çıkartmayı beklemektedirler. Ama bugün AKP’giller’in gündeminde asla bunlar yoktur” dedi.

“180 DERECE DÖNEREK AYASOFYA’YI AÇTILAR…”

Akbina, “Onlar baktılar ki seçimi kaybedecekler hemen din oyununa sarıldılar tıpkı geçmişte Muaviye’nin yaptığı gibi Kuran-ı Kerim’i ellerine alarak, halkımızı temiz din duygularını sömürerek din alıp din satmaktan başka hiçbir şey yapmamaktadırlar. En son biliyorsunuz AKP’giller’in Reisi, bir yıl önce, Sultanahmet dururken Ayasofya’nın ne işi var, diyerek kendisi belirtmiştir Ayasofya’yı ne amaçla kullanmak istediklerini. Ama bugün 180 derece dönerek Ayasofya’yı ibadete açtık yalanlarıyla yine halkımızın temiz din duygularını sömürmektedir” dedi.

“LANET OLSUN YETİM HAKKI YİYENLERE”

HKP İstanbul İl Başkanı Av. Pınar Akbina konuşmasını Ali Erbaş’a lanet sözlerine karşı şu sözlere yer verdi;

 “Ve AKP’giller’in Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş da eline bir kılıç alarak orada bu tiyatro oyununun başrolünü oynamıştır. Ve O da aynı şekilde Mustafa Kemal ve Silah arkadaşlarına saldırmıştır. 1934’te Bakanlar Kurulu kararıyla vakıf malı olduğu Bizans’ın ve Türklerin ve Anadolu’nun kültür mirası olan Ayasofya için maalesef imzayı atanları sahtecilikle suçlamışlardır. Ve lanetler okumuştur.  Bizde buradan Ali Erbaş’a o laneti okuyoruz. Lanet olsun ki halkımızın temiz din duygularını sömürenlere, lanet olsun ki Muaviye-Yezid-Amerikan İslamı yapanlara, Lanet olsun ki yetim hakkı yiyenlere” dedi.

Günün Diğer Haberleri