Balkanlıoğlu, 2016 yılında çekildiği belirtilen videoda türban takmayan kadınlara "Açıl kızım, gelen öpsün giden yalasın" demişti.
Bu görüntülerin ortaya çıkması sonrası CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Zeynep Altıok, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği dilekçeyle Balkanlıoğlu hakkında suç duyusunda bulundu.
ANKARA //
Altıok suç duyusunda Kadına karşı her türlü şiddetin ve şiddete teşvikin bir insan hakları ihlali olduğunu belirterek “Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığın her gün arttığı ülkemizde suçu öven, şiddete azmettiren, halkı kadını aşağılamaya, kadına kin, nefret ve ayrımcı duygular beslemeye teşvik eden uygulamalar çağdaş küresel toplum tarafından yazılmış her türlü hukuka, uluslararası sözleşmelere ve evrensel etik değerlere aykırıdır” dedi.
Zeynep Altıok, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin nefret suçlarına ilişkin emsal teşkil edecek pek çok kararı olduğunu belirttiği suç duyurusunda nefret suçu olan söylem ve uygulamaların Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile korunan "ifade özgürlüğü" hakkının kapsamında olmadığını ifade etti.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan suç duyusunda Metin Balkanlıoğlu’nun, Türkiye’nin de tarafı olduğu uluslararası ilgili sözleşme maddeleri ve TCK 122., 125., 213., 216., 217. maddede düzenlenen suçları işlemeye teşvik ve tahrik ettiği belirtildi.
ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA
Müşteki : İzmir Milletvekili Zeynep ALTIOK
Adres : TBMM – Yeni Halkla İlişkiler Binası 2041-Çankaya Ankara
Şüpheli : Metin Balkanlıoğlu
Suç : Türkiye’nin tarafı olduğu uluslararası sözleşmelerin ilgili maddeleri ve TCK 122., 125., 213., 216., 217., Madde ile ilgili maddelerinde düzenlenen suçları işlemeye teşvik ve tahrik etme.
Suç Tarihi : 2016
Giriş
Valilik binasına ‘tekbirlerle’ giren Sakarya Valisi İrfan Balkanlıoğlu'nun ağabeyi olan Metin Balkanlıoğlu, kadınlar için 2016 tarihinde “Çık kızım al diplomanı, düğününü böyle yap, gelen öpsün giden yalasın” ifadelerini kullandı.
Metin Balkanlıoğlu, bahsi geçen konuşmasında; “El işi ev işi derken gitti bizim din işi. Günümüzün dindar hanımlarının da modası bu. Süs bitkileri. Podyumda güzellik yarışmasındaki örtülü mankenler. Böyle mi olmalıydın yav?. Tesettürün de bir namusu bir şerefi var. Adam gibi örtün. Benim dinimi mıncıklama. Hz. Ayşe’nin yüreğini sızlatma.
Vücudunun bir çizgisi belli olmasın. Ne bonkörsün be. ‘Hesabını ben veririm’. Sanki lokantadasın. Açıl kızım al diplomanı, düğününü böyle yap, gelen öpsün giden yalasın. Belden kavramalı danslı düğünün olsun” diyerek toplumda ayrışmayı teşvik ederek, kadınlar arasında ayrımı tetikleyerek toplumu kadına yönelik suça itme amacı gütmüştür.
Kadına karşı şiddet bir insan hakları ihlali ve kadınlara yönelik ayrımcılığın bir biçimidir. İster kamusal ister özel alanda meydana gelsin, kadınlara fiziksel, cinsel ve psikolojik zarar veya ıstırap veren veya verebilecek olan toplumsal cinsiyete dayalı her türlü eylem veya bu eylemlerle tehdit etme, zorlama veya keyfi olarak özgürlükten yoksun bırakma ve insan hakları ihlali anlamına gelir.
Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığın her gün arttığı ülkemizde suçu öven, şiddete azmettiren, halkı kadını aşağılamaya, kadına kin, nefret ve ayrımcı duygular beslemeye teşvik eden uygulamalar çağdaş küresel toplum tarafından yazılmış her türlü hukuka, uluslararası sözleşmelere ve evrensel etik değerlere aykırıdır.
AÇIKLAMALAR
1 - 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama" başlığıyla düzenlenen 216. maddesi toplumda bu şekilde kutuplaşma yaratıcı ve nefret suçu niteliğindeki söylemleri suç olarak düzenlemiştir. TCK 216/1 maddesine göre "Halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığı bakımından farklı özelliklere sahip bir kısmını diğer bir kesim aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden kimsenin" bu davranışı kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlike oluşturması halinde eylem 1 yıl - 3 yıl arası olmak üzere cezalandırılmaktadır. Bununla beraber ilgili maddenin 2. fıkrası ise "Halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılayan kişi, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır." şeklinde düzenlenmiştir.
2 - TCK'nin "Hakaret" suçunu düzenleyen 125. maddesine göre "Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir." bununla beraber aynı maddenin 4. fıkrası ile ise hakaretin alenen işlenmesi halinde cezanın altıda bir oranında artırılacağı düzenlenmiştir.
3- Türkiye'nin de kurucu üyeleri arasında bulunduğu Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) e göre "Bir şahsa veya mülküne karşı işlenen herhangi bir suçun kaynağı, o kimsenin ırkı, rengi, etnik kökeni ya da uyruğu, dini, cinsiyeti veya cinsel yönelimi, cinsiyet kimliği, yaşı, fiziksel veya zihinsel engelleri yahut buna benzer bir durum ile ilgili ise, bu suç nefret suçudur." Genel bir ifadeyle nefret suçu; ötekinin gerçek ya da varsayılan nitelikleri nedeniyle uğramış olduğu her türlü zarardır. Yani, mağdurun şahsının değil, temsil ettiği varsayılan niteliklerinin cezalandırıldığı durumdur.
4 - Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin nefret suçlarına ilişkin emsal teşkil edecek pek çok kararında görüleceği üzere, nefret suçu olan söylem ve uygulamaların Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile korunan "ifade özgürlüğü" hakkının kapsamında olmamaktadır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, saldırgan olduğu düşünülen bu tür söylem ve ifade biçimlerinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırı olduğu kanaatindedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi "belirli inanç gruplarının onurunu kırabilecek" söylemleri "nefret söylemi" olarak ele almaktadır.
5 - Şüphelinin ifadeleri, videonun yayınlandığı kanallar, izlenme oranı, yaşı, birikimi ve kitleler üzerindeki etkisi dikkate alındığında kadın–erkek eşitliğini ortadan kaldırmaya, kamu barışını bozmaya elverişlidir. İlgili kişinin ifadelerinin ayrıca kadınlar arasında da ayrıma yol açtığı dikkate alınmalıdır. Bu noktada; Metin Balkanlıoğlu, yapmış olduğu açıklamalarla izleyici ve dinleyicileri TCK 122., 125., 213., 216., 217., maddede düzenlenen suçları işlemeye teşvik ve tahrik etmektedir.
DELİLLER
EK 1: Metin Balkanlıoğlu’nun yukarıda sayılan ve suç olan ifadelerinin sesli görüntüleri
EK 2: İlgili video ve hakkında çıkan haberler
SONUÇ VE İSTEM
Yukarıda açıklandığı üzere şüpheli hakkında kamu davası açılmasına ve cezalandırılmasının sağlanmasına karar verilmesini saygıyla talep ederim.