CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, olağanüstü kurultay kararını değerlendirirken, "CHP üyeleri olan bizler tarihin omuzlarımıza yüklediği sorumluluğun bilincindeyiz. Bu mücadele, sadece partimizin değil, Türkiye’nin her bir yurttaşının demokrasi mücadelesidir'' dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP Parti Tüzüğü'nün kendisine verdiği yetkiye dayanarak, partisini 6 Nisan'da olağanüstü kurultaya götürme kararı aldı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat da kurultaya ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Karabat, şunları kaydetti:
''Cumhuriyet Halk Partisi, tarih boyunca halkın iradesini, demokrasiyi ve adaleti savunmuş, Türkiye’yi karanlıktan aydınlığa çıkaran en büyük gücün temsilcisi olmuştur. Bugün de aynı kararlılıkla mücadelemizi sürdürüyoruz. Son yerel seçimlerin ardından iktidarın sandıkta yenemediği Cumhuriyet Halk Partisi’ni yargı eliyle ve siyasi mühendislik oyunlarıyla susturma girişimlerine hep birlikte tanıklık ediyoruz.
Belediyelerimize yönelik asılsız iddialar, 38. Olağan Kurultayımıza dair dayanaksız söylemler ve Cumhurbaşkanlığı Ön Seçim Adayımız, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’na karşı yürütülen operasyonlar, bu baskı sürecinin açık bir parçasıdır. Tüm bu baskılara, demokrasiye vurulmak istenen prangalara karşı Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in çağrısıyla Olağanüstü Kurultay sürecini başlatmış bulunuyoruz. 21 Mart 2025 Cuma günü başlayan takvimimiz, 6 Nisan 2025 Pazar günü 21. Olağanüstü Kurultay'ımızın tamamlanmasıyla sonuçlanacaktır.
CHP üyeleri olan bizler tarihin omuzlarımıza yüklediği sorumluluğun bilincindeyiz. Bu mücadele, sadece partimizin değil, Türkiye’nin her bir yurttaşının demokrasi mücadelesidir. Birlikte, daha güçlü, daha kararlı bir şekilde omuz omuza vererek ülkemizi, demokrasi ve Cumhuriyet değerleriyle yeniden ayağa kaldıracağız.
Hiç kimse unutmasın: CHP, Cumhuriyet’in ve demokrasinin teminatıdır. Ve bizler, Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasını korumak, halkımızın iradesini yeniden iktidara taşımak için sonuna kadar mücadele edeceğiz. Yaşasın demokrasi, yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi.''