CHP’li Kılıç’tan Meclis’e Çağrı: “Orantısız Müdahale ve Kötü Muamele Araştırılsın”

CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, İmamoğlu’nun tutuklanmasını protesto edenlere yönelik polis müdahalesini “orantısız güç ve kötü muamele” olarak değerlendirerek, olayların araştırılması için Meclis Araştırması açılmasını talep etti.

SİYASET - 25-03-2025 15:20

CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması ve tutuklanmasını protesto etmek amacıyla gösteri ve yürüyüş hakkını kullanan kitlelere yönelik polis müdahalesini ''orantısız güç ve kötü muamele'' olarak değerlendirdi. Kılıç, ''orantısız güç kullanımı ve kötü muamele olaylarının araştırılması, faillerinin belirlenmesi ve olaylarda sorumluluğu olan kamu görevlilerinin tespit edilerek gerekli işlemlerin başlatılabilmesi'' amacıyla Meclis Araştırması açılmasını istedi.

CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, Mecli'e iki ayrı araştırma önergesi sundu. Kılıç, ilk araştırma önergesinde, 19 Mart 2025 tarihinde başlayan ve yurt genelinde devam eden kitlesel protestolara yönelik orantısız müdahale ve kötü muamele olaylarının araştırılmasını istedi. Kılıç, ikinci araştırma önergesinde de aynı kapsamdaki protestolar kapsamında avukatlara yönelik olarak gerçekleştirilen müdahalelerin araştırılmasını istedi. Kılıç, yaptığı yazılı açıklamada, şunları kaydetti:

''İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması ve tutuklanma süreci, üniversite öğrencileri başta olmak üzere toplumun kalabalık kesimleri tarafından yurt genelinde yapılan eylemlerle protesto ediliyor. Halk, Anayasal hakkı olan toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkını kullanmak üzere kent meydanlarında barışçıl gösteriler düzenliyor. Vatandaşlarımızın Anayasal haklarını kullanmaları; yöneticiler tarafından hoşgörü ile karşılanması gerekirken maalesef tam tersi bir tablo ile karşı karşıya bırakıldık. Cumhurbaşkanı ‘sokak terörü’ diyerek, insanların demokratik hak mücadelelerini kriminalize etti. Ardından İçişleri Bakanı olaylar için ‘müsamaha gösterilmeyecektir’ ifadesini kullandı.

"Orantısız müdahale ve kötü muamele olaylarını asla kabul edilebilir bulmuyoruz"

Yöneticilerin yaptığı açıklamalarla birlikte, vatandaşlarımızın Anayasal haklarını kullanma girişimleri maalesef orantısız güçle karşılık buldu. Hatta çoğu zaman kötü muamele olarak değerlendirebileceğimiz muamelelere maruz kaldılar. Vatandaşlarımızın barışçıl gösteri ve yürüyüşlerine TOMA’lar üzerinden tayzikli su sıkılarak, biber gazı sıkılarak, göstericilerin üzerine plastik mermi atılarak, jopla ve fiziksel yolla müdahale edilmiştir. Olaylarda çok sayıda gösterici yaralanmıştır. Olaylarda çok sayıda gösterici de gözaltına alınmıştır. Göstericiler gerek protesto alanlarında, gerek gözaltına alınırken, gerekse de gözaltı araçlarında kötü muameleye maruz kaldıklarını bildirmişlerdir.

Kolluk kuvvetlerinin barışçıl gösteri düzenleyen gençlerimize ve vatandaşlarımıza yönelik müdahalesi, Anayasa Mahkemesi kararları ışığında da değerlendirildiğinde kesinlikle ‘orantısız güç kullanımı’ boyutuna varmıştır. Hatta bu müdahaleler kötü muamele yasağını da ihlal eder niteliktedir. İnsanların toplantı ve gösteri yürüyüşü yapabilme hakkı Anayasal ve demokratik bir haktır. Vatandaşlarımızın Anayasal haklarını kullanırken uğradıkları orantısız müdahale ve kötü muamele olaylarını asla kabul edilebilir bulmuyoruz.

"Savunma tehlikedeyse, adalet de tehlikededir"

Öte yandan, protesto ve gösteri olayları sırasında müvekkillerinin yanında yer alan, olay yerlerinde delil toplayan ya da sadece demokratik haklarını kullanmak için sokağa çıkan avukatlar da açıkça hedef haline getirilmiştir. Çok sayıda avukat sokaklarda gözaltına alınmış, polis müdahalesine maruz kalmış, yaralanmış, ev baskınlarıyla evlerinden gözaltına alınmış ya da iş yerleri olan Adliyelere alınmamıştır. Bu ve benzeri uygulamalar ile avukatların görevlerini yapmaları engellenmiştir. Avukatlara yönelik bu uygulamalar sadece bireysel bir hak ihlali değil savunma hakkında yönelik saldırıdır. Avukatların mesleklerini özgürce ifa edebilmeleri engellenmeye çalışılmaktadır. Avukatların özgürce görevlerini ifa edebilmeleri savunma hakkı ve hak arama hürriyetinin devamının teminatıdır. Avukatların yani savunma makamının güvenliğinin sağlanması gerekmektedir. Savunma tehlikedeyse, adalet de tehlikededir.

"Hep beraber demokrasi mücadelemize sahip çıkacağız"

Öncelikle iktidar mensuplarının demokratik haklarını kullanmak isteyen halkımızı kriminalize eden söylemlerden kaçınmaları çağrısında bulunuyorum. Kolluk kuvvetlerine çağrım, suç işlemekten vazgeçin, çocuklarımızı rahat bırakın. Tüm siyasi partilere de Anayasal bir hak olan toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkını kullanan binlerce yurttaşa yönelik olarak kolluk kuvvetlerinin orantısız güç kullanımı ve kötü muamele olaylarının araştırılması, faillerin belirlenmesi, olaylarda sorumluluğu olan kamu görevlilerinin tespit edilmesi ve gerekli işlemlerin başlatılması amacıyla verdiğimiz Araştırma önergesine destek vermeleri çağrısında bulunuyorum. Gençlerimiz bizimdir, yarınlarımız bizimdir. Hep beraber demokrasi mücadelemize sahip çıkacağız.''

Günün Diğer Haberleri