Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Genel Eğitim ve Basın Yayın Sekreteri Semra PEKTOPAL, AKP İktidarının TBMM’ye sunduğu 2017 yılı bütçe tasarısı ile ilgili yaptığı açıklamada; “AKP iktidarı, Kamu Emekçilerine yine yoksulluğu ve sefaleti layık görüyor. 2017 yılı bütçesinde KAMU ÇALIŞANLARA AYRILAN PAY YÜZDE 26’DAN YÜZDE 25’E İNDİRİLİYOR. KAMU ÇALIŞANLARININ MİLLİ GELİRDEN ALDIĞI PAY DA AZALTILIYOR. PERSONEL GİDERLERİNİN MİLLİ GELİRE ORANI DA YÜZDE 7’DEN YÜZDE 6,8’E İNDİRİLİYOR. BU PAY 2019 YILINA KADAR DA YÜZDE 6,4’E İNDİRİLECEK. 2017 BÜTÇE HARCAMALARI YÜZDE 11 ORANINDA ARTIRILIRKEN PERSONEL GİDERLERİNDEKİ ARTIŞ YÜZDE 8’DE KALIYOR” diyerek açıklamasını şu şekilde sürdürdü;
“AKP hükümetinin TBMM’ye sunduğu 2017 yılı bütçe yasa tasarısı ve daha önce açıklanan Orta Vadeli Program (2017-2019), kamu çalışanlarına bütçeden ayrılan payın ve dolayısıyla kamu çalışanlarının milli gelirden aldığı payın önümüzdeki yıllarda önemli ölçüde azaltılmasının planlandığını gösteriyor.
Türkiye ekonomisi büyük bir ekonomik darboğazdan geçmekte ve hükümet yıllardır süren bu darboğazı aşabilmek adına, vatandaşları daha fazla borçlandırmaya teşvik emek dışında bir çözüm üretememektedir. Vatandaşları, kredi kartı taksit sayısını artırarak, borç bakiyelerini 6 yıla kadar taksitlendirerek, kredi kartı limitlerini artırarak vatandaşı tüketime teşvik etmek yerine onların gelirlerini artırıcı önlemler almak akıllarına bile gelmiyor.
2016 yılı bütçe harcamalarının yüzde 26’sı, personel gideri olarak ayrılmıştı. 2017 yılı bütçe yasa tasarısında ise personelin payının yüzde 25’e kadar indiği gözleniyor. Orta Vadeli Program hedefleri, bu düşük payın 2018 ve 2019 yıllarında da devam edeceğine işaret ediyor.
AKP hükümeti bu tutumuyla kamu çalışanlarının milli gelir pastasından aldığı dilimi biraz daha küçültmeye çalışmaktadır. Hükümet, kamu personelinin 2016 yılında yüzde 7 olan milli gelirden aldığı payını, 2017 yılında yüzde 6,8’e, 2018 yılında yüzde 6,6’ya, 2019 yılında da yüzde 6,4’e düşürmeyi planladığını şimdiden ilan etmiş durumdadır. Oysa kamu çalışanları aileleriyle birlikte Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 15-16’sını oluşturuyor. Kamu çalışanlarının milli gelir pastasından aldıkları pay, bugünkü haliyle bile nüfus içerisindeki paylarının yarısını bile bulmuyor. Bu gerçeğe rağmen AKP hükümeti kamu çalışanlarının ekmeğini biraz daha küçültmeye çabalıyor.
2017 yılında bütçe harcamalarını yüzde 11 oranında artırmayı planlayan, hükümet personel giderlerinde sadece yüzde 8 oranında bir artış hedefliyor. Enflasyonun yüzde 8-9 civarında seyrettiği ve kamu personeli sayısının da arttığı dikkate alınırsa, 2017’nin kamu emekçilerinin biraz daha yoksullaşacağı, satın alma gücünü biraz daha kaybedecekleri bir yıl olacağını şimdiden görüyoruz. 2018 yılında da, (bu yıl yaz aylarında yapılması gereken toplu sözleşmenin ilk yılı olmasına da rağmen) personel giderlerinde sadece yüzde 9 oranında artış öngörüldü. Bu rakamlar, Ağustos 2017’de yandaş sendikalarla yapılacak olan toplu sözleşme görüşmelerinin önceki yıllarda olduğu gibi bir “çadır tiyatrosundan” öteye gitmeyeceğini göstermektedir.
TBMM’ye sunulan bütçe tasarısı Türkiye ekonomisinin içerisinde bulunduğu sorunları çözmekten uzaktır ve kamu çalışanlarının temel sorunlar göz ardı edilerek hazırlanmıştır. Ekonominin içerisinde bulunduğu darboğazdan, kamu çalışanlarının gelirleri azaltılıp, borçları artırılarak çıkılmaya çalışılmaktadır.” Dedi.
SEMRA PEKTOPAL
BİRLEŞİK KAMU-İŞ
MERKEZ EĞİTİM VE BASIN YAYIN SEKRETERİ